Miyase Sertbarut

KAÇAK KÖPEK BİBER

Dünya Kitap eki 6.9.2013

Ayfer Gürdal Ünal

KAÇAK KÖPEK BİBER

Bu anlatı 9-12 yaş grubu için ideal. Biber, bir polis köpeği olmak üzere eğitilirken emir komuta zinciri içinde bomba arayıp bulmanın ya da uyuşturucu koklayıp kaçakçı bulmanın  kendi özüne göre olmadığını anlayarak eğitildiği yerden kaçar. Kendini Kurtuluş Parkı'nda bulur. Bu parkta hamburgerin yarısını paylaşan bir köpekle tanışır. Ona Asi adını uygun görür. Asi'yi, Suskun,Vızlak,Ateş,Kontes ve Aslan izler. Parkta köpeklerden başka güvercinlere vermek üzere yem satan amca da vardır. Boğazından bir boru çıkan amca garip metalik bir sesle konuşur. Bir hastalıktan sonra doktorlar takmıştır boruyu. Biber, Kolej Kavşağı denen yerde bir eylem olacağını öğrenir. Eylem nedir bilmez ama yine de o tarafa doğru yönelir. Bir de ne görsün, otobüslerle polis .Sayıları neredeyse eylemcilerden bile çoktur.  Eylemciler ,okullarında daha fazla özgürlük ve parasız eğitim isterler. Eylemciler slogan atıp,hoplayıp zıpladıktan sonra Kızılay Meydanı'na yürümek ister ancak polis müdahalesi ile durdurulurlar. Size tanıdık geldi mi olanlar? Gaz, dayak gırla gider. Biber de gazdan nasibini alır. Biraz kendine geldiğinde gördüğü manzara bir polis tarafından saçlarından sürüklenerek götürülen bir kız öğrencidir. Kıvır ,kıvır saçlı bir kız öğrencidir sürüklenen. Biber kararını verir. Kıvırcık'ı  kurtaracaktır. Atılır polisin kolunu tıpkı aldığı eğitimde öğretildiği gibi ısırır. Can yakacak ancak büyük yaraya yol açmayacak kadar bir ısırık. Görüntü avcısı gazeteciler ve televizyoncular bu sahneyi kaydeder. Kıvırcık ise Biber ile beraber karışıklıktan istifade kaçıp yan sokaklarda kaybolur. Daha sonra olanlar anlatının esas heyecanını oluşturur. O gece televizyonlarda Biber'in ısırma sahnesi gösterilir ve polis Biber'i aramaya başlar. Bir taraftan polis Biber'i ararken bir taraftan insan davranışları bir bir sergilenmeye başlar. İyi kalpliler, gammazcılar, şefkatliler, şefkatsizler.Aç gözlüler, Biber'i koruyanlar, Biber'e konan ödülü alabilmek  için onca yıllık komşusunu ihbara yönelenler.Çeşit çeşit insan davranışı. Miyase Sertbarut, bu kitabı Gezi olaylarından ve Başbakan "Tencere tava çalan komşunuzu ihbar edin " demeden önce yazmış. Ancak sanatçı önsezisi ile insan davranışlarına ışık tutmuş, karanlık günleri sanki önceden kestirmiş. Bu anlatıda  hem çok heyecanlı bir takip öyküsü var; hem de dostluk ve dayanışmanın gücü var. Güzel olan bu dayanışma sadece hemcinsler arasında değil. Köpek,köpeğe destek olduğu kadar, yeri gelince  köpek insana ya da insan köpeğe destek oluyor yani canlılar arasında bir birlik ve dayanışmayı sergileniyor. Eserin en çok bu yönünü sevdim. Heyecanlı kurgusu ve pırıl pırıl dili ile çok zevkli bir okuma sunuyor Kaçak Köpek Biber . Özgür ruhlu Biber'in yeni maceralarını sabırsızlıkla bekliyorum.

                        Kaçak Köpek Biber Miyase Sertbarut

 

Boyun eğmek ya da başkaldırmak…  Şiirsel TAŞ  İyi Kitap sayı: 53 - Yıl 2013

Miyase Sertbarut Kaçak Köpek Biber adlı kitabında, annesi gibi polis köpeği olmak istemeyen Biber’in özgürlük uğruna, rahatından vazgeçip kendini bilinmeyenin riskli sularına atışını anlatıyor. Biber kendini hayatın içinde tanıyor…
 

Üç-beş ay öncesinde olsaydık ve polis köpeği olmayı reddeden Biber adlı bir köpeğin öyküsünü okuyacağımı bilseydim, kitap bu denli ilgimi çeker miydi, bilmiyorum. Ama son iki ay içinde yaşananlar, algıda başka türlü bir seçiciliğe sebep oldu sanırım. Dolayısıyla Miyase Sertbarut’un Kaçak Köpek Biber adlı kitabını görür görmez, algım kitabı seçip okuma kararı aldı. Annesi gibi polis köpeği olmak üzere eğitim alan, üstelik de bu alanda çok yetenekli bir Alman kurdu olan Biber’in kendi hayatına dair başka planları vardır. Salt başını sokacak güvenli bir barınak ve tok bir karın uğruna “Atıl kurt!”, “Otur kurt!” komutlarıyla koşulsuz şartsız itaat etmenin, bomba arayıp uyuşturucu koklamanın ona göre olmadığına karar verir Biber. Ve eyleme geçmeye karar verir.

Eğitim merkezini çevreleyen dikenli telleri aşmak Biber için iş değildir. Evet, artık korunaklı bir barınak, güvenli bir ortam, önüne düzenli olarak konan bir kap yemek yoktur hayatında ama eğitim merkezinde edindiği beceriler ve tecrübe sayesinde müthiş bir donanımı vardır. Bu becerileri ve tecrübeyi nasıl kullanacağına karar vermek ise telin dışına çıktığı andan itibaren bütünüyle kendi inisiyatifindedir. 

EYLEM GÜZELİ

Dışarıdaki hayatının ilk günlerinde, Ankara’da üniversite öğrencilerinin yaptığı bir eylemin içinde bulur kendini Biber. “Attıkları slogandan okullarında daha fazla özgürlük istediklerini anladı. Bunu anlaması zor olmamıştı. Çünkü kendisi de özgürlük konusunda buradakiler gibi bağırmasa da uzun zaman düşünmüştü.”

Kurgunun düğüm noktasıdır bu eylem. Üniversite öğrencileri, onları engellemek isteyen polisin uyarılarına aldırış etmeksizin yürümeye devam eder ve müdahale başlar. “Önce gaz sıkıldı. Pek çok genç gözlerini, yüzlerini ovuştura ovuştura kaçışmaya başladı. Yakıcı, keskin hava Biber’e kadar gelmişti. Eğitim merkezindeki deneyimi ile kendini çok çabuk park çalılarının arkasına attı, yüzünü rüzgâra dönüp ciğerine çekecek temiz hava aradı.”

Biber, eylemci öğrencilerden birini polisin elinden kurtarmak için polis müdürünü ısırır. Yazar ise basının aşina olduğumuz tavrıyla dalgasını geçer: “Bazı gazeteler eylemcileri destekledikleri için Biber’in kocaman fotoğrafının altına ‘EYLEM GÜZELİ’ yazmışlardı koca koca harflerle. Eylemcileri desteklemeyen gazeteler de benzer bir fotoğrafın altına ‘ANARŞİST KÖPEK’ demekte bir sakınca görmemişti. Hangi sıfat eklenirse eklensin bizimkinin başı dertteydi.”

DÖNÜŞÜM NASIL GERÇEKLEŞİR?

Masal ve öykü kitaplarının yanı sıra Kapiland’ın Kobayları, Kimsin Sen?, Çöp Plaza gibi farklı konulara el atan romanlarıyla tanıdığımız Miyase Sertbarut’un son kitabı gerçekten de ilginç bir zamanlamayla çıktı okurun karşısına. Son dönemde hayatımızı Gezi Parkı ekseninde patlak veren olaylara odaklayıp yaşadık ama şunun da farkındayız ki bu ne ilkti ne de son. Geçmişi onca gerilere uzanan dertlerin yakın bir gelecekte çözümlenivereceğini düşünmek nereden bakarsak bakalım naiflik olacaktır.

Sertbarut’un kitabındaki antropomorfik köpek Biber, gazı atanın değil, yiyenin tarafında olmayı tercih eder. Öte yandan bu tercihini destekleyecek kadar özgüveni, donanımı ve becerisi vardır. Evet, bu bir çocuk kitabı ve evet, nerden bakıp ne görmek istiyorsak onu görüp fark ederiz. Belki de bu yüzden kurguyu besleyen pek çok ayrıntıyı es geçme ihtiyacı içindeyim. Zira son bir aydır kelimenin tam anlamıyla DURDUĞUM köşeden bir Biber’e bir de bize baktığımda gördüklerime dayanarak sorduğum soru şu: Mevcut koşullarda bir değişim-dönüşüm yaratmak için gereken donanım ve becerilere sahip olduğumuzu söyleyebiliyor muyuz gerçekten? Ya da var olan potansiyeli hangi ölçüde değerlendirebiliyor, işlevsel kılabiliyoruz? Yok, daha kırk fırın ekmek yememiz gerektiğini görüyor, havanda su dövmek istemiyorsak, ne yapabiliriz Biber kadar kararlı, keskin ve acı olabilmek için?

 
Kaçak Köpek Biber

Miyase Sertbarut
Resimleyen: Çınar Dize Sertbarut
Tudem Yayınları, 104 sayfa

Kategoriler